1-31 Mart Ayı Kolon Kanseri Farkındalık Ayı
06 Mart 2019

Kalın Bağırsak Kanseri (Kolorektal Kanser)

Kolon ve rektum, sindirim sisteminin kalın bağırsak denen kısmını oluşturur. Son 20 cm’lik kısmı rektum, buradan ince bağırsaklara kadar olan kısmı ise kolon olarak adlandırılır. Toplam yaklaşık 1,5 m uzunluğundadır. Kolonun rektumla birleştiği yer sigmoid kolondur. Kolonun ince bağırsakla birleştiği yere çekum adı verilir. Kısmen sindirilmiş gıdalar ince bağırsaktan kolona gelir. Kolon su ve mineralleri besinden ayırır, geri kalanı anüsten atılmak üzere depolar.

Risk Faktörleri

Kolorektal kanserin kesin sebebi bilinmemekte olup en bilinen risk faktörleri şunlardır;

Aşırı kilolu veya obez olmak

Fiziksel olarak aktif olmamak

Fazla miktarda işlenmiş gıda veya kırmızı et tüketimi

Alkol Kullanımı

Sigara

İleri yaş

Ailede benzer kanser öyküsü bulunması

Bazı Genetik Hastalıklar:

Belli genlerdeki değişiklikler kolorektal kanser riskini arttırır. Herediternonpolipozis kolon kanser (HNPCC) kalıtımsal (genetik) kolorektal kanserin en yaygın tipidir.

Familyaladenomatözpolipozis (FAP) kolon ve rektumda kalıtımsal poliplerle karakterize nadir bir durumudur. APC adında özel bir gendeki değişiklikler sonucu olur.

Daha önceden kolorektal kanser geçirmiş olmak: Kolorektal kanser öyküsü olan bir kişide tekrarkolorektal kanser gelişebilir.

Ülseratif kolit veya Crohn hastalığı: Bağırsakta adı geçen iltihabi hastalığı olanlarda kolorektal kanser riski artmıştır.

Kalın bağırsak kanserlerinden korunmada tarama yöntemlerinin yanı sıra riski azaltıcı bazı basamaklar da mevcuttur. Örneğin fiziksel egzersiz, aşırı kilolardan kurtulmak, sigara ve alkol kullanmamak, yüksek lifli, düşük yağ içerikli gıdaları tüketmek bunlardan birkaçıdır.

Belirtiler:

Kolorektal kanserlerde en sık görülen belirtiler şunlardır;

Bağırsak alışkanlıklarında ishal-kabızlık gibi değişikliklerin meydana gelmesi ve bu değişikliklerin birkaç günden uzun sürmesi

Bağırsakta tam boşalmama hissi

Dışkıda kan (parlak ya da koyu kırmızı), veya dışkı renginde koyulaşma

Karında şişkinlik, kramp tarzında ağrı veya gaz şikayeti

Bilinen bir neden olmaksızın kilo kaybı

Sürekli yorgunluk

Ülke genelinde kalın bağırsak kanser taramaları:

50-70 yaş arasında kadın ve erkek nüfusa İlçe Sağlık Müdürlükleri (İSM)/Toplum Sağlığı Merkezleri (TSM), Kanser Erken Teşhis, Tarama ve Eğitim Merkezleri (KETEM), ve Aile Sağlığı Merkezlerinde (ASM) gaitada gizli kan kiti yardımıyla hızlı, pratik ve güvenilir bir şekilde 2 yılda bir ücretsiz olarak yapılmaktadır. 50-70 yaş arasında her 10 yılda bir de kolonoskopi ile tarama önerilmektedir.

Tanı:

Diğer kanserlerde olduğu gibi kolon kanserleri de iyice büyüyene kadar belirti vermezler. Bu nedenle amaç, daha kanserde belirti yokken tümörü ortaya koymak olmalıdır. Belirtiler gelişmeden önce bir kişinin kanser için taranması poliplerin ve kanserin erken tanınmasında yardımcı olur. Poliplerin erkenden tanınıp çıkartılması, kolorektal kanseri önleyebilir. Erken tanı konulduğunda, kolorektal kanserin tedavisi daha etkindir. 

Tedavi:

Kalın bağırsak kanserlerinin tedavisinde cerrahi, radyasyon ve kemoterapi başlıca kullanılan tedavi yöntemleridir. Erken teşhis ile birlikte %100 ‘ e varan oranlarda kanser hastaları tedavi edilebilmektedir.

Korunma:

Kalın bağırsak kanserini önlemek için atılması gereken en önemli adımlardan biri tarama olmakla birlikte aşağıdaki sağlıklı yaşam davranışlarını uygulamak da sadece kalın bağırsak kanserinden korunmada değil birçok kanserden korunmada da önemlidir:

Sağlıklı kiloda kalmak ve bunu sürdürmek

Taze meyve ve sebze ağırlıklı beslenmek.

Posa içeriği yüksek besinlerin tüketimi artırmak. Posa içeriği en yüksek besinler sırasıyla; kuru baklagiller, tahıllar, sebze-meyvelerdir.

Günde 30-60 dakika orta düzeyde fiziksel aktivite yapmak (tempolu yürüyüş, bisiklete binme gibi)

Sigara ve alkol kullanmamak.

  • 53262049_2299117260344922_596005610869227520_n.jpg